28 Eylül 2013 Cumartesi

GÜNEYDOĞU GUNCEL GAZETESİ

 


KÜRTLER MUHATABINI BELİRLEMELİ

12 Temmuz 2012 Perşembe 09:28

KÜRTLER MUHATABINI BELİRLEMELİ

CHP PM Üyesi Avukat Mesut Değer Güncel'e konuştu;

 

 

Ahmet ÜN'ün Özel Haberi

 

CHP Parti Meclis Üyesi ve Diyarbakır eski Milletvekili Mesut Değer, Kürt sorununda tartışılan kavramların yanlışlığına dikkat çekerek, Kürt sorununa, Kürt vatandaşların sorunu gibi bakmanın yanlış bir tutum olduğunu ileri sürdü.

 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dile getirdiği “Kürt sorunu yoktur, Kürt vatandaşların sorunu vardır” söylemi üzerine, yeni tartışmalar da beraberinde geldi. Gazetemiz Güncel'e Kürt sorununa ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulunan Cumhuriyet Halk Partis (CHP) PM Üyesi Mesut Değer, Kürt vatandaşların sorununun kanunla çözülebileceğini, fakat Kürt sorununun ise ancak Anayasa'yla çözülebileceğini belirterek, çözüm için ise Kürt kimliğini işaret etti. 

 

KÜRT SORUNU ANAYASAL SORUNDUR

 

Kürt sorunu tartışmalarında doğru kavramların kullanılması gerektiğini söyleyen CHP PM üyesi Değer, son gelinen süreçte herkesin Kürt sorunu konusunda görüşlerini açıkladığını ifade ederek, şunları söyledi:

"Kürt sorununda kullanılan kavramların içeriği, bilerek veya bilmeyerek konuşuluyor. İşin özü itibariyle, bir şeyi ortaya koymak gerek. Ortada bir Kürt sorunu var. Kürt sorununu mu tartışacağız, yoksa Kürt vatandaşların sorununu mu tartışacağız? Sayın Başbakan 2005 yılında “Diyarbakır'da Kürt sorunu vardır ve bu sorununun çözülmesi gerekir” demişti. Gelinen aşamada Sayın Başbakan, “Kürt sorunu yoktur, Kürt vatandaşın sorunu vardır” dedi. Burada asıl önemli kavram ortaya çıkıyor. Kürt sorunu nedir, Kürt vatandaşın sorunu nedir? Bunu doğru ortaya koymak gerek. Kürt vatandaşın sorunu dediğin zaman, olayı bir birey olarak ele alırsınız. Bir kişiden söz edilir. Çeşitli hakları olur. Bu haklar arasında, düşünce ve ifade özgürlüğü, eğitim, seyahat hakkı gibi temel hak ve özgürlükler ele alınır. Ama tek bir birey olarak ele alınır. Bir örnek vermek gerekirse, Kürt vatandaşın sorunu dediğin zaman, eğitim bireysel olarak, yani seçmeli ders olarak sunulur. Kürt sorunu bireysel olarak ele alındığı zaman, Kürt sorununda çözümsüzlük had safhaya ulaşır. Kürt vatandaşın sorununu kanunla çözersiniz. Ama Kürt sorununu kanunla çözemezsiniz. Bu bir Anayasal sorundur. Kürt sorununu ise, Kürtlerin tamamını ele alarak, Anayasa üzerinden çözebilirsiniz." 

 

KÜRTLER MUHATABINI BELİRLEMELİ

 

Sorunun çözümü için herkesin çaba sarf etmesi gerektiğini anlatan CHP'li Mesut Değer, Kürtlerin muhataplık tartışmalarında bölge halkının kendisinin karar vermesi gerektiği vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ortada bir Kürt sorunu var ve bunun çözülmesi gerek. Yeni Anayasa yapılırken, Kürt sorunuyla ilgili kavramlar yer almalı. Bir kimlik insanın onurudur, bir kimlik insanın kendi geçmişini ve geleceğini belirleyen bir şeydir. Kürt kimliğinin tanımlanması gerekiyor. Her Kürt kendi kimliğiyle kendini ifade etmeli. Bu Anayasa'da yer almalı. Ama sürece baktığımızda, yeni Anayasa'da böylesi bir şeyin mümkün olacağı görülmüyor. Sorunun çözümüne yönelik bir ışık göremiyorum. Bu sorunun çözümü için siyasi partiler katkı sağlamalı. Tüm siyasi partiler elini taşın altına koymalı. Kürt sorununun çözüm yeri Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Sorunun muhatabını ise, Kürtler ortaya koymalı. Türkiye'deki Kürtlerin bölünme gibi bir talebi yoktur. Ülkede birlik ve beraberlik içerisinde, bu sorunun çözümüyle geleceğe doğru birlikte adım atmak istiyorlar. Şimdiye kadar 400 milyar dolar üzerinde bölgede dağlar bombalandı, silahlara yatırım yapıldı. Bu rakamla ülkedeki insanlarımızın standartları çok yüksek bir seviyeye gelirdi. Gelinen süreç, sorunun çözümüne yönelik değil, kelimelerle farklı bir mecrada  farklı bir şeyi tartışmaktır. Hiç kimse, “sorunun muhatabı benim” demesin. Sorunun muhatabı TBMM'dir. Herkes söylemlerine dikkat etmeli. Birlikte yaşamanın şartları gittikçe zorlaşıyor. Bu zorlaşma kutuplaşmayı doğuruyor. Sağduyulu bir şekilde bu sorunu çözmek lazım."

 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder