ABRAMOWITZ VE EDELMAN WASHINGTON
POST’A YAZDI:
“ABD KARARSIZLIĞI
BIRAKSIN, ERDOĞAN’IN DİKTATÖRYEL
EĞİLİMLERİYLE YÜZLEŞSİN”
Türkiye’deki
eski ABD büyükelçileri Abramowitz ve Edelman, yazdıkları yazıda Erdoğan’ın
Türkiye demokrasisine zarar verdiğini belirtirlerken, ABD’nin bu duruma
müdahale etmesi gerektiğini savundular. Eski büyükelçiler ayrıca, “ABD’nin
kararsızlığı bırakarak Erdoğan’ın diktatöryel eğilimleri ile yüzleşmesi gerekiyor”
ifadesini kullandılar.
Geçen sene
Ekim ayında yazdıkları ve özetle ‘Erdoğan Başarısız’ dedikleri raporun
ardından, eski büyükelçiler Morton Abramowitz ve Eric Edelman ABD’nin Erdoğan
ve Türkiye’ye müdahale etmesi gerektiğini savundular.
Washington Post’ta yazan eski büyükelçiler,‘ABD Türkiye’ye
Rotasını Değiştirmesini Anlatmalı" başlıklı makalede, “Son 10 yıldaki
başarıları ne olursa olsun, Recep Tayyip Erdoğan’ın ülkesinin riskli
demokrasisini yok etti. Bu durum Türkiye ve Türkiye’nin Batılı müttefikleri
için temel sorun. Sessiz kalmak, kısa vadeli çıkarlara zarar verir korkusuyla
konuşmamak, Türkiye’nin uzun vadeli istikrarını riske atıyor” ifadelerini
kullandılar.
Yolsuzluk ve rüşvet operasyonuna da dikkat çekilen makalede,
“Erdoğan, bu iddiaları titizce araştırmak yerine onların üzerini örttü.
Polislerin ve hâkim-savcıların yerlerinin değiştirildi. Gazetecilere konu
hakkında yasaklar getirildi. Bu hamleler yalnızca durumu atlatmak için değil,
muhalifleri bastırmak ve kendi hâkimiyetini güçlendirmek için yapıldı.
Erdoğan’ın bu taktikleri yeni değil. Kendisine meydan okunduğu zaman uzlaşma
yerine yok etmeyi amaçladı” denildi.
Erdoğan’ın askerin siyasi etkisini başarılı bir biçimde
bitirdiğini belirten yazarlar, bunun ardından medya, iş dünyası ve sivil toplum
gibi diğer iktidar merkezlerine yöneldiğini, şimdi de sıranın Fethullah Gülen
cemaatine geldiğini iddia ettiler. Abramowitz ve Edelman, gerçek ya da yapay
olsun, Başbakan Erdoğan’ın krizleri hukukun üstünlüğünü ekarte etmek için sömürdüğünü
ileri sürdüler.
Abramowitz ve Edelman makalelerinde şu değerlendirmelere yer
verdiler:
“Gez Parkı ile başlayan ve 17 Aralık operasyonu ile devam
eden mücadeleler yalnızca içerideki rahatsızlıklar veya basit siyasi kavgalar
değil. Bunların ortaya çıkışı ile hükümetin tepkisini septomatik oldu.
Mücadelen giderek otoriterleşen ve kendi yönetimine karşı oluşan direnişi
azaltmaya çalışan AKP’yle, muhafazakâr Gülen’cilerden liberallere ve laiklere
kadar uzanan muhalefet arasında gerçekleşti. Önümüzdeki yerel seçimlerde
AKP’nin oyları azalabilir. Türkiye’nin demokrasisinin aşağıya düşmesi ABD için
bir ikilem yarattı.
Erdoğan’ın şu andaki
söylemi Türkiye’yi kusurlu bir demokrasiden otokrasiye dönüştürebilir. Bu durum
ABD’nin bölgedeki kuşatılmış güvenirliğine zarar vereceği gibi Türkiye
ekonomisini de tehdit eder”.
Erdoğan’ın operasyonların arkasında ABD’nin bulunduğu
imasının ABD’yi zor durumda bıraktığını söyleyen Abramowitz ve Edelman,
“ABD’nin ağırlık koyması durumunda Erdoğan haklı çıkması nedeniyle daha fazla
taraftar toplayacak. ABD’nin kamuoyunda sessiz ama özel görüşmelerde azarlayan
konumda bulunma hali Erdoğan’a etki etmedi. ABD’nin sessizliği, yıllar boyunca
Erdoğan’ı cesaretlendirdi.
ABD’nin kararsızlığı bırakarak Erdoğan’ın diktatör yel eğilimleri
ile yüzleşmesi gerekiyor. ABD’nin Türkiye üzerinde etkisi görünenden daha fazla
Türkler ABD’ye güvenmezler, ancak onunla aralarının bozulmasını da istemezler”
yorumuyla makalelerini noktaladılar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder