TÜRKİYE’NİN AB
MARATONU BAŞLIYOR
Türkiye AB ile
yeniden masaya oturuyor. Önceliği serbest dolaşım olan Türkiye, AB ile sorun
yaşanan konuları bir yıl içinde çözmeyi planlıyor.
Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın AB Konseyi
Başkanı Donald Tusk ve AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker ile geçen
haftaki görüşmesinin ardından AB ile yeniden masaya oturulacak.
Türkiye’nin 12 ay içinde tamamlamayı planladığı konular
arasında,
Gümrük Birliği’nin güncellenmesi;
Serbest dolaşım,
Terörle Mücadele Yasası,
Siyasal diyalog,
Enerji ve ekonomi alanında işbirliği ile
Basın ve ifade özgürlüğü yer alıyor.
Türkiye, AB ile sorun yaşanan konuları AB’nin taleplerini de
dikkate alarak bir yıl içinde çözmeyi planlıyor.
Türkiye için masadaki en önemli konu vize serbestisi
anlaşmasının bir an önce yürürlüğe girmesi. Ancak bu konuda gerekli şartlardan
biri olan Europol Anlaşması henüz imzalanmadı. Türkiye’nin Avrupa polisi olarak
bilinen Europol ile operasyonel işbirliği konusunda 1 Mayıs’a kadar imza atması
gerekiyordu. Bu imza atılmadığı için sürecin yeniden başlaması gerekiyor.
Serbest dolaşımın hayata geçebilmesi için gerekli 72 kriterin, 7’si
tamamlanmayı bekliyor.
Türkiye ayrıca, Mülteci Anlaşması ile 3 artı 3 olarak
taahhüt edilen 6 milyar euronun tamamının 2018’in sonuna kadar aktarılmasını
istiyor.
İki tarafın da, terörle mücadelede işbirliği için karşılıklı
adım atması bekleniyor. Bu çerçevede, istihbarat paylaşımı ve terör
şüphelilerinin hareket kabiliyetini sınırlamak için uçuş verilerinin paylaşımı
ele alınacak. Ayrıca geçen yıl
çıkarılan Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun AB’nin isteği yönünde
değiştirilmesi de gündemdeki konular arasında. AB uzun süredir, terör
tanımının yumuşatılmasını istiyor. Bu konuda geçen yıl Konsey’den heyetler
Adalet Bakanlığı ile ortak çalışma yürütmüştü. Ancak 15 Temmuz darbe girişimi
sonrası bu çalışmalar askıya alındı. Konu henüz netlik kazanmış değil.
Diğer taraftan masada AB’nin dile getirdiği bir diğer önemli
başlık basın ve ifade özgürlüğüyle ilgili kısıtlamaların, baskıların
kaldırılıp, bu alanda normalleşmeye dönülmesi.
Türkiye’nin AB üyesi ülkelerle zaman zaman yaşadığı politik
sıkıntıların çözümü için siyasal diyalog toplantılarının da düzenlenmesi
planlanıyor. Ayrıca yol haritasında enerji ve ekonomi alanında işbirliği de,
ayrı bir başlık altında kapsamlı ele alınacak.
İki tarafın da üzerinde uzlaştığı ve sessiz sedasız
tamamlanan konuların başında Gümrük Birliği’nin güncellenmesi var. İki taraftan
teknik heyetlerin 13 Haziran’da ele alacağı Gümrük Birliği Anlaşması, Türkiye
açısından çok köklü değişiklikler içeriyor. Bugüne kadar sadece sanayi
ürünlerinde 3. ülkelerle olan ticarette gümrük korumasını kaldıran hükümet,
tarım ve hizmet sektöründe de korumayı kaldıracak ve Türkiye yabancı ülkelerden
gelen tarım ürünlerinden vergi almayacak.
Bu başlık altında, Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları alanının
özel yasalarla korunması gündemde. Yine AB’nin talepleri doğrultusunda Türkiye
ikinci el pazarında da gümrük vergilerini kaldırıyor. Bu en çok ikinci el
otomobil pazarını etkileyecek. Özellikle Almanya gibi otomotiv devi ülkelerden
gelen ikinci el taşıtların ülkeye vergisiz girmesinin, Türkiye pazarını olumsuz
etkilemesi bekleniyor. İlaç endüstrisinde de, orijinal ilaçların patent koruma
sürelerinin uzatılması gündemde. Yeni düzenlemeyle yerli jenerik ilaçların
piyasası daralacak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder