6 Eylül 2016 Salı


2000 ‘Lİ YILLARI GÖZDEN GEÇİRELİM

1.       24.OCAK.2001 Diyarbakır il Emniyet Müdürü Gaffar OKAN ve 5 polisimizin Şehit edilmesi

Olayı.

Olay Tüm boyutlarıyla, failleriyle açıklanmıştı. Olay gerçekten aydınlatılmış mıydı?

2003 yılında TBMM de olayın aydınlatılması için Meclis araştırma komisyonun kurulmasını talep etmiştim ve konuyla ilgili yaptığım açıklamalar,

2.       Necip Hablemitoğlu, evinin önünde uğradığı suikast sonucu 18 Aralık 2002 tarihinde hayatını

Kaybetmiştir.

Köstebek, Dr. Necip Hablemitoğlu'nun Gülen hareketinin yapılanmasını, hedeflerini, söylemlerini ve eylemlerini konu alan kitabıdır.

Diyarbakır Milletvekili Mesut Değer, Doçent Doktor Necip Hablemitoğlu cinayetini ile Fettullah Gülen gündeme gelerek olayın değişik boyutu tartışılmaya başlandığını bu nedenle, olayın araştırılması amacıyla Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 ve 105 inci maddeleri uyarınca bir Meclis Araştırması açılmasına ilişkin önergem. 14/01/2003

18 Aralık 2002 de Ankara’da FMC olarak öldürülen Doçent Necip HABLEMİTOĞLU Cinayetinin araştırılması için ortaya koyduğum gerekçeler 13 yıl sonra yeniden gündeme gelerek tartışılmaya başlandı ve FMC dosyası yeniden açıldı.

3.       Şemdinli Davası savcısı Ferhat SARIKAYA 2006,

Savcının gündeme getirdiği iddianame ile Türkiye’yi arkasına alması ve büyük destek alması ile başlayan süreçte,

Savcının; Bu iddianameyi yazacak bilgi, beceriye, tarihe, dayalı yeteneğinin olmadığını ve bunu yazıp eline verdiler yönündeki açıklamalarım,

4.       Hrant Dink, Ermeni gazeteci. 19 Ocak 2007 tarihinde saat 15.00 sıralarında, genel

Yayın yönetmeni olduğu Agos gazetesinin önünde uğradığı silahlı saldırı neticesinde hayatını kaybetti,

Hrant DİNK ile ilgili, Olayın olduğu tarihlerde dönemin İstanbul Emniyet Müdürü ile yapmış olduğum tartışmalarım ve o tarihlerde olayla ilgili yaptığım basın açıklamalarıma bakarsak, bugün ortaya konulan ve toplanan delillere göre ve olayın işleniş şekli ile ilgili bulguları ben 2007 deki yaptığım açıklamalarımda zaten mevcuttur.

5.       2008 Ergenekon dava sürecinin başlangıcı;

Ergenekon, Balyoz ve bunun gibi birçok açılan davalarla ilgili ve sürece dönelim.

O yıllarda gündeme bomba gibi düşen olaylarda her akşam Televizyonlarda haber olarak verilen ‘’ Ergenekon’un 1 numarası nasıl? Kimdir? Kimliği ve şekli nedir? İşte 1 numara Ankara’da şu evde oturduğu veya şuraya gittiği’’ yönünde yapılan haberleri anımsayalım.

‘’ Ergenekon’un 1 numarasının peşine verildiği ve bu nedenle yüzlerce kişi tutuklandığı ve halen tutuklanmaların devam ettiğini, ben şimdi soruyorum. Bu Ergenekon’un peşine veren ve bu olayları yapan ve kişilerin yakalanmalarını, tutuklamalarını yaptıran karşı Ergenekon’un 1 numarası kimdir? ‘’

2008 de bu konuda yaptığım basın açıklamalarım bu yönde.

6.       HSYK, adli yargı kararnamesiyle Ergenekon davasına bakan özel yetkili Cumhuriyet Savcısı

Zekeriya Öz’ün görev yaptığı dönem sürecinde,

‘’ Bu savcının Ergenekon davasını ve soruşturmaları yaptıracak bilgiye, deneyime, tecrübeye sahip değildir. Hatta bu savcının akli dengesinin yerinde olup olmadığı yönünde tam teşekküllü hastaneden rapor alması gerekir ‘’

Şeklindeki açıklamalarım.

7.       Diyarbakır, Kulp ve Lice ilçelerinde Toplu mezarların bulunması ve üzerine gitmem ve yargı

Sürecini takip etmem Ve bu yöndeki açıklamalarım,

8.       TBMM de Faili meçhul cinayetlerin araştırılması, Futbolda ve sporda şike davalarının

Araştırılmasını,

Olağan üstü Hal bölgesinde 1987-2002 yılları arasında yaşanan olayların araştırılmasını,  

Yargının siyasallaşmasının önlenmesi gerektiğini ve yargının siyasallaşmaması gerektiği yönündeki TBMM’ de konuşmalarım ve gündeme getirmem,

Türkiye’de metre kareye 1 çete düşüyor diyerek devlet içindeki yapılanmaları gündeme getirmem, Fettulah Gülen ile ilgili önergelerim,

Mardin ili Kızıltepe ilçesinde öldürülen çocuk Uğur KAYMAZ olayın aydınlatılması için yargı sürecini takip etmem,

Gümüşhane Şiran ilçesinde tıpkı Maraş gibi, Sivas gibi katliam yapılma projesini engellemem, Eskişehir, Mersin ve Bilecik Bozüyük’te planlan katliamları ortaya çıkarmam ve olayların üzerine gitmem,

 Bunun gibi yüzlerce olayları takip ederek 2002-2007 yılları arasında milletvekili sürecimde ve sonraki yıllarda da yaptığım çalışmalar sonucunda elbette hedef olacaktım.  

Düşünüyorum da Milletvekillik dönemimde ele aldığım tüm önemli konular yıllarca sonra gündeme gelmektedir. Ama 2007 seçimlerinde seçilmemem için ne kadar çok gerçek veya tüzel kişiler devrede olmuş ki ve bugüne kadar tarafıma yapılan saldırıları daha iyi anlamaktayım.

Allah büyüktür.

Saygılarımla

 

 

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder