3 Kasım 2014 Pazartesi

Diyarbakır Söz

2.kasım 2014

Değer; her siyasi düşünce yaşamalı

02 Kasım 2014 Pazar
CHP Diyarbakır Eski Milletvekili ve MYK Üyesi Mesut Değer, 6-7 Ekim olaylarının, Diyarbakır'a sosyo-ekonomik yönde büyük kayıplara neden olduğunu ifade ederken, bölgede her siyasi düşüncenin özgürce yaşaması gerektiğini söyledi.

Fırat AVCIL
DİYARBAKIR-CHP Diyarbakır Milletvekili ve MYK Üyesi Mesut Değer, Diyarbakır'da tansiyonu yükselten halk arasında kaygıya neden olan 6-7 Ekim olaylarıyla ilgili, DTK ve Hüda-par yetkilileriyle görüşerek, sokağın yansımasını ilettiğini belirtti. Değer Diyarbakır'a sosyo-ekonomik yönde büyük kayıplara neden olduğunu ifade ederken, bölgede her siyasi düşüncenin özgürce yaşaması gerektiğini söyledi.
Diyarbakır Söz'e ziyarette bulunan ve Genel Yayın yönetmenimiz Ömer Büyüktimur'la görüşen, eski parlamenter Değer Diyarbakır'ın gündemini değerlendirdi. 6-7 Ekim olaylarının halkta yarattığı kaygıyı dillendiren Değer, Diyarbakır’la ilgili ana sorunlar konusunda herkesin siyasi görüşünü bir kenara bırakarak, sorunun çözümüne odaklanması gerektiğini ifade etti.
Değer şöyle dedi:

6-7 EKİM OLAYLARI ÜZÜCÜ
"6 7 Ekimde Diyarbakır’da üzücü bir olay yaşandı. Kabul edilemez olaylardır. Her siyasi düşünce, demokratik haklarını kullanarak, sokakta gösteri yapabilir, bağırıp çağırabilir. Ama bu eylemini yaparken, şiddete, vurmaya, kırmaya, yakmaya yeltenmemesi gerekir. Hele ki provokasyonlara gelmemeli. Bakın ben sık sık Diyarbakır a gidip geliyordum. Diyarbakır a gelirken Diyarbakır da bazı eylemlerde sıkıntılar yaşanırdı, halkın tepkisi fazla olamazdı.

HÜDA-PAR VE DTK YETKİLİLERİ
Bu son olayların ardından gelişimde uçağın kapısını açanından tutanda herkes yani kimle görüştümse herkeste bir korku ve tedirginlik içinde panik içindeydi. Neydi bunlar?  Be 28 Ekim'de DTK eşbaşkanı sayın Hatip Dicle ile görüştüm, ziyaretine gittim. Uzun bir görüşmede bulunundum. Dedim bakın ben burada kimsenin temsilcisi olarak değil sokaktaki sağduyulu insanların düşüncesini paylaşmak için geldim. Nedir bu düşünceler? Birincisi halk burada eylemler yapılsın, demokratik bir şekilde yapılsın. Herkes kendi söylemini yapsın, herkes kendi siyasetini yapsın. Her siyasi düşünce bu bölgede özgür yaşam alanı bulmalı. Ama herkes siyasetini yaparken, kimse kimseyi belden aşağıya vurmasın. Ölümler, yaralamalar, saldırmayar, yakma, yıkma, yağma olmasın istiyor.
Bakınız 6-7 Ekim olayları sadece Diyarbakır'ın sosyo-ekonomik kaybı, yüzde 60'ların üzerinde. Ticaret felç. Esnaf iş yapamaz durumda.
1990'LARIN KAYGISI HAKİM
Aynı söylemimizi, HÜDA-PAR yetkililerine de söyledik. HDP-Hüda-Par çatışması.. Ya da, Hizbullah-PKK çatışması, bölgeyi kaosa sürükler. Halk 1990'ları yeniden yaşamak istemiyor. Bunun kaygısı içerisinde. Faili meçhul cinayetler olmasın. Provokasyonlara gelinmesin. Bakın dün Diyarbakır'da miting yapıldı. ne oldu; herkes sağduyulu davranınca, küçük çaplı provokasyonlar olduysa da, sağduyu hakim oldu. Demokratik bir tepki ortaya konuldu, bitti. Bizim beklentimiz şu. Hüda-Par ve HDP yetkilileri bir araya gelsinler. Diyalog içerisinde olunsun. Bölgeyi geren, ölümler yaratan olaylarda, yaşananları tasvip etmeyin kınasınlar. Birlik mesajları verilsin. Şuan en büyük ihtiyacımız, bu birlikteliğin devamıdır.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder