3 Ekim 2015 Cumartesi

 


2015 YILSONU GÜNDEMDEKİ ÖNEMLİ KONULARDAN;

 

KÜRTLER’İN CERABLUS’U ALIRSA TÜRKİYE BÖLGEYİ İŞGALGÜNDEME GELEBİLİR Mİ?”

 

Kürtlerin Türkiye’nin sınırında IŞİD’in ikmal hattını kesmeye çalıştığını bunun için de IŞİD’in dış dünyayla tek bağlantısı olan Türkiye sınırındaki Cerablus’u ele geçirmeye odaklandıklarını ve bu senaryonun Türkiye’nin Suriye’ye müdahalesini kışkırtabileceğini ve Türkiye bölgeyi işgal edebilir konusu gündeme gelebilir mi?

Suriye konusunda Obama ve Putin’in bir uzlaşmaya varılmaması, bunun IŞİD için iyi haber olduğunu ve IŞİD’in son 18 aydır düşmanlarının dağınıklıkları ve birbirleriyle çatışması sayesinde kurtulduğu gibi ve yayılmaktadır.

 Suriye ve Irak’taki olaylar diplomasiden ziyade savaş alanında yaşananlara göre şekillenecek. Halifelik ilan eden örgüt bazı yerlerde sıkıştırılırken, bazı yerlerde ise ilerlemeye devam ediyor.

 IŞİD’in 2014 yazında başlattığı savaşlar ve elde ettiği topraklar ile başarılı olduğunu ancak, ciddi anlamda yenilgiye uğradığı yerler bugün Suriye ve Irak’taki Kürtlerin elinde bulunuyor.

Irak Kürtleri 2014 yazında kaybettikleri toprağın çoğunu geri aldılar ancak Arap nüfusun yoğun olduğu bölgelere ilerleyeceğe benzemiyorlar.

 IŞİD için en önemlisi, Suriyeli Kürtlerin ABD’nin hava desteğiyle Kobani’de kendilerini yenmesiydi. Suriyeli Kürtler şu anda Kobani’nin Türkiye sınırına geçiş hatları hariç neredeyse tamamını kontrol ediyor.

Kürt liderlerin Cerablus’taki son geçiş hattını bu yılın sonuna kadar ele geçireceklerini ve böylece IŞİD’in dış dünya ile bağlantısını keseceklerini açıkladılar.

Geçen yıl ABD öncülüğündeki koalisyon tarafından yaklaşık 7 bin hava saldırısına hedef olan IŞİD’in hala saldırı kapasitesi bulunuyor. Kuzey Irak ve Suriye’deki Kürtler örgüte karşı başarılı olurken, hem Suriye hem de Irak ordularının yaptığı saldırılar olumsuz sonuçlandı. Ocak 2014’te Bağdat’ın 60 mil (yaklaşık 100 km) batısındaki Felluce’yi ele geçiren IŞİD; ABD, İran ve diğer ülkelerin karşıtlığına rağmen şehri hala elinde tutuyor. Irak’ta IŞİD’in üzerinde yeterince baskı kurulmaması örgütle Suriye’de savaşılmasına neden oluyor ve Fransa ile İngiltere’nin ABD öncülüğündeki koalisyona katılmasından daha önemli bir askeri gelişme teşkil ediyor. IŞİD 22 Mayıs’ta Palmyra’yı ele geçirerek ve Şam’ı ülkenin kuzeyine bağlayan M5 otoyoluna rahatsız edici derecede yakınlaşarak, Suriye ordusuna karşı önemli mesafe kat etti. Yine de militanların muhtemelen başkenti, Hama’yı, Humus’u ya da Halep’in Suriye hükümetinin elinde bulunan kısmını alacak gücü yok gibi.

IŞİD veya El Kaide benzeri grupların Beşar Esad’ı devirmesi halinde Rusya, İran, Irak ve Lübnan Hizbullahı’nın kaybedecek çok şeyi olduğunu;

Amerikalıların uyarısı üzerine geçen hafta Irak, İran ve Rusya istihbarat paylaşımına dair bir anlaşma imzaladılar. ABD ile devam eden uyuşmazlıklara rağmen Rusya, Suriye krizi sonucunda eski pozisyonuna benzer şekilde bir ‘büyük güç’ statüsü kazandı. Şii nüfusun yoğun olduğu İran ve Irak da, Suriye’deki radikal Sünni örgütleri engellemek için ellerinden geleni yapacaklarını açıkladılar. Şu anda hem Irak hem de Suriye’de askeri bir çıkmaz söz konusu. Ancak IŞİD yakın zamanda dış dünya ile bağlantısını kaybedebilir.

 Örgütün askeri olarak en büyük düşmanı olan Suriyeli Kürtler ve onların örgütlediği Halk Savunma Birlikleri (YPG). Suriye’deki Demokratik Birlik Partisi (PYD)

Dışişleri Bakanı Amina Ossi, YPG’deki asker sayısının 50,000 olduğunu; 3,000’inin ise savaşta öldüğünü söylüyor.

 YPG’nin başarıları yüksek görünüyor ancak birlik Kobani, Haseke ve Tel Abyad’da bu sene IŞİD’e karşı önemli zaferler kazandı.

Bu durum, geçmişte IŞİD’i  tolere ettiğinden ya da desteklediğinden şüphelenilen Türkiye tarafından öfkeyle karşılandı. Türkiye’nin Suriye’yle sınırı 550 mil (yaklaşık 900 km) uzunluğunda. Sınırın diğer yakasının yarısından fazlası Suriyeli Kürtler tarafından kontrol ediliyor.

Türkiye açısından daha da kötüsü, PYD ve YPG’nin aslında PKK’nın Suriye kolu olması. Türkiye geçenlerde Irak’ta 30 Kürt militanı öldürdüğünü açıkladı.

Türkiye Sınırında PKK tarafından yönetilen, iyi silahlanmış ve askeri olarak ABD ile ittifak içinde olan bir yönetim çıkması; Türkiye açısından Suriye’deki çatışmadan doğabilecek en kötü sonuç olur. Suriyeli Kürtler artık Fırat’ın batısına saldırılar düzenleyerek IŞİD’in Türkiye sınırındaki son geçiş hattı Cerablus’u almak ve Kürtlerin yönetimindeki Afrin’e bağlamak istiyorlar.

PYD lideri Salih Müslim’in danışmanı Sihanouk Dibo, Independent’la Kamışlı’da yaptığı röportajda ‘Biz yalnızca Kobani ile Afrin arasındaki bölgeyi özgürleştirmeyi ve Rojava’yı birlik haline getirmeyi düşünüyoruz’ dedi.

 Bu IŞİD ve bölgedeki El Kaide klonları açısından kötü bir yenilgi olacaktır ve aynı zamanda bir Türkiye müdahalesini de kışkırtabilir. Ayrıca, Suriye’deki çatışma bölgede istikrarsızlığın yayılmasına neden olmaktadır.

Çözüm süreci buzdolabından indirmek, Askıdan indirmek veya silahların betona gömülmesini söylemek sınır ötemizdeki bu gelişmeleri gözlemleyerek çözüm sürecinin yol haritasında (yol kazası olmaması için )  radikal değişiklikler zorunludur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder