2015 YILSONU GÜNDEMDEKİ ÖNEMLİ
KONULARDAN;
KÜRTLER’İN CERABLUS’U ALIRSA TÜRKİYE BÖLGEYİ
İŞGALGÜNDEME GELEBİLİR Mİ?”
Kürtlerin Türkiye’nin sınırında IŞİD’in ikmal
hattını kesmeye çalıştığını bunun için de IŞİD’in dış dünyayla tek bağlantısı
olan Türkiye sınırındaki Cerablus’u ele geçirmeye odaklandıklarını ve bu
senaryonun Türkiye’nin Suriye’ye müdahalesini kışkırtabileceğini ve Türkiye
bölgeyi işgal edebilir konusu gündeme gelebilir mi?
Suriye konusunda Obama ve Putin’in bir uzlaşmaya
varılmaması, bunun IŞİD için iyi haber olduğunu ve IŞİD’in son 18 aydır
düşmanlarının dağınıklıkları ve birbirleriyle çatışması sayesinde kurtulduğu
gibi ve yayılmaktadır.
Suriye ve
Irak’taki olaylar diplomasiden ziyade savaş alanında yaşananlara göre
şekillenecek. Halifelik ilan eden örgüt bazı yerlerde sıkıştırılırken, bazı
yerlerde ise ilerlemeye devam ediyor.
IŞİD’in 2014 yazında başlattığı savaşlar ve
elde ettiği topraklar ile başarılı olduğunu ancak, ciddi anlamda yenilgiye uğradığı
yerler bugün Suriye ve Irak’taki Kürtlerin elinde bulunuyor.
Irak Kürtleri 2014 yazında kaybettikleri toprağın
çoğunu geri aldılar ancak Arap nüfusun yoğun olduğu bölgelere ilerleyeceğe
benzemiyorlar.
IŞİD için en
önemlisi, Suriyeli Kürtlerin ABD’nin hava desteğiyle Kobani’de kendilerini
yenmesiydi. Suriyeli Kürtler şu anda Kobani’nin Türkiye sınırına geçiş hatları
hariç neredeyse tamamını kontrol ediyor.
Kürt liderlerin Cerablus’taki son geçiş hattını bu
yılın sonuna kadar ele geçireceklerini ve böylece IŞİD’in dış dünya ile
bağlantısını keseceklerini açıkladılar.
Geçen yıl ABD öncülüğündeki koalisyon tarafından
yaklaşık 7 bin hava saldırısına hedef olan IŞİD’in hala saldırı kapasitesi
bulunuyor. Kuzey Irak ve Suriye’deki Kürtler örgüte karşı başarılı olurken, hem
Suriye hem de Irak ordularının yaptığı saldırılar olumsuz sonuçlandı. Ocak
2014’te Bağdat’ın 60 mil (yaklaşık 100 km) batısındaki Felluce’yi ele geçiren
IŞİD; ABD, İran ve diğer ülkelerin karşıtlığına rağmen şehri hala elinde
tutuyor. Irak’ta IŞİD’in üzerinde yeterince baskı kurulmaması örgütle Suriye’de
savaşılmasına neden oluyor ve Fransa ile İngiltere’nin ABD öncülüğündeki
koalisyona katılmasından daha önemli bir askeri gelişme teşkil ediyor. IŞİD 22
Mayıs’ta Palmyra’yı ele geçirerek ve Şam’ı ülkenin kuzeyine bağlayan M5
otoyoluna rahatsız edici derecede yakınlaşarak, Suriye ordusuna karşı önemli
mesafe kat etti. Yine de militanların muhtemelen başkenti, Hama’yı, Humus’u ya da
Halep’in Suriye hükümetinin elinde bulunan kısmını alacak gücü yok gibi.
IŞİD veya El Kaide benzeri grupların Beşar Esad’ı
devirmesi halinde Rusya, İran, Irak ve Lübnan Hizbullahı’nın kaybedecek çok
şeyi olduğunu;
Amerikalıların uyarısı üzerine geçen hafta Irak,
İran ve Rusya istihbarat paylaşımına dair bir anlaşma imzaladılar. ABD ile
devam eden uyuşmazlıklara rağmen Rusya, Suriye krizi sonucunda eski pozisyonuna
benzer şekilde bir ‘büyük güç’ statüsü kazandı. Şii nüfusun yoğun olduğu İran
ve Irak da, Suriye’deki radikal Sünni örgütleri engellemek için ellerinden
geleni yapacaklarını açıkladılar. Şu anda hem Irak hem de Suriye’de askeri bir
çıkmaz söz konusu. Ancak IŞİD yakın zamanda dış dünya ile bağlantısını
kaybedebilir.
Örgütün
askeri olarak en büyük düşmanı olan Suriyeli Kürtler ve onların örgütlediği
Halk Savunma Birlikleri (YPG). Suriye’deki Demokratik Birlik Partisi (PYD)
Dışişleri Bakanı Amina Ossi, YPG’deki asker
sayısının 50,000 olduğunu; 3,000’inin ise savaşta öldüğünü söylüyor.
YPG’nin başarıları
yüksek görünüyor ancak birlik Kobani, Haseke ve Tel Abyad’da bu sene IŞİD’e
karşı önemli zaferler kazandı.
Bu durum, geçmişte IŞİD’i tolere ettiğinden ya da desteklediğinden
şüphelenilen Türkiye tarafından öfkeyle karşılandı. Türkiye’nin Suriye’yle
sınırı 550 mil (yaklaşık 900 km) uzunluğunda. Sınırın diğer yakasının
yarısından fazlası Suriyeli Kürtler tarafından kontrol ediliyor.
Türkiye açısından daha da kötüsü, PYD ve YPG’nin
aslında PKK’nın Suriye kolu olması. Türkiye geçenlerde Irak’ta 30 Kürt militanı
öldürdüğünü açıkladı.
Türkiye Sınırında PKK tarafından yönetilen, iyi
silahlanmış ve askeri olarak ABD ile ittifak içinde olan bir yönetim çıkması;
Türkiye açısından Suriye’deki çatışmadan doğabilecek en kötü sonuç olur.
Suriyeli Kürtler artık Fırat’ın batısına saldırılar düzenleyerek IŞİD’in
Türkiye sınırındaki son geçiş hattı Cerablus’u almak ve Kürtlerin yönetimindeki
Afrin’e bağlamak istiyorlar.
PYD lideri Salih Müslim’in danışmanı Sihanouk Dibo,
Independent’la Kamışlı’da yaptığı röportajda ‘Biz yalnızca Kobani ile Afrin
arasındaki bölgeyi özgürleştirmeyi ve Rojava’yı birlik haline getirmeyi
düşünüyoruz’ dedi.
Bu IŞİD ve
bölgedeki El Kaide klonları açısından kötü bir yenilgi olacaktır ve aynı
zamanda bir Türkiye müdahalesini de kışkırtabilir. Ayrıca, Suriye’deki çatışma
bölgede istikrarsızlığın yayılmasına neden olmaktadır.
Çözüm süreci buzdolabından indirmek,
Askıdan indirmek veya silahların betona gömülmesini söylemek sınır ötemizdeki
bu gelişmeleri gözlemleyerek çözüm sürecinin yol haritasında (yol kazası
olmaması için ) radikal değişiklikler
zorunludur.